AkatlarNet  Mahallemizin haber sitesi 

Bayram günleri kapınızı çalan çocuklara nasıl davranırsınız bilmiyorum. Ama bir duygumu paylaşmak istiyorum. Lütfen çocuklar bayram harçlığı için geldiğinde onlara iyi davranın. Terslemeyin.
Çocukluğumda, yüzünü görmediğim adını duymadığım kişiler ister çocuk olsun ister büyük; kapımıza geldiklerinde sinir olurdum. Anneme de illa bir şeyler verip, onlarla bayramlaştığı için kızardım.
Çocukluk işte.
Bayram günü annemden tek azarı bu yüzden işitmiştim. Gelenlere sinirlendiğim için annem beni kınamış "çok ayıp, sakın bunu yapma" diye azarlamıştı. Kapımıza gelen tanımadığımız çocuklara harçlık, tanımadığımız büyüklere kâh para kâh yiyecek giyecek vermelerinin nasıl bir toplumsal kültür olduğunu bu azarlanma ile öğrendim.
Okula başladığımda "küçüklerimi sevmek, büyüklerimi saymak" diye ant içmeyi de toplumsal kültürümüzün bir parçası olarak özümsedim.
On - on iki yaşımdan itibaren bayramlarda kapı çalındığında koşup açmayı gelenleri karşılamayı görev edindim. Annemin elini öpüp harçlık alan tanıdık tanımadık çocuklarla ben de hep bayramlaştım.
*
Bayram geldiğinde bu yaşam kültürünü edindiğim yıllardaki halim, tavrım ve duygularım gelir aklıma. Çocukları kapıdan çevirmek şöyle dursun, gelsinler diye yollarını gözlerim. Eğer bayram tatilini fırsat bilip bir yerlere gidersem, çocuklar gelip de evde bulamayacaklar diye garip bir hüzün çöker içime.
*
Bayramda kapınızı çalan çocuklara bayram sevinci yaşatın. Onların gönüllerini alın. Çocuk yüreklerine yerleşecek "hoş karşılanma" duygusu, yaşamı boyunca "iyi davranma" olarak sürecektir... İnanın.
Bayramı en temiz duygularla onlar yaşıyorlar. Siz de el verin.
Hepinizin bayramını en içten duygularımla kutluyorum. Sevinci bol günler dilerim.