AkatlarNet  Mahallemizin haber sitesi 

İnsanın ne yiyeceğini bilmesi çok önemli. Hem de çook. Sağlık açısından ne olumsuzluk geliyorsa başımıza, nerdeyse hepsinin yeme-içme ile öyle ya da böyle bir ilişkisi var.
Bu ilişki şişmanlıkla başlıyor. İşin içine fazla kilo girerse, kalpten böbreğe, akciğerden beyine kadar tekmil iç organlarımızın sağlığıyla ilgili sorunlar da sıraya giriyor. Bugüne kadar yazdığımız çizdiğimiz, okuduğumuz duyduğumuz ne varsa bunu gösteriyor.
E hal böyle olunca doğal olarak "her işin başı sağlık" derken arkasından bir de "sağlığın komuta merkezi de vücut kitle endeksi" demek gerekiyor.
Yaşamın her günü için önemli bir husus bu. Zaten önemi zaman zaman "dank" ettiği içindir ki bakanlık destekli kampanyalar falan da yapılıyor.
Bunun yolu dengeli, yani doğru beslenmeden geçiyor. Tamam.
Tamam da nasıl olacak bu?
Her ne kadar kimin ne yemesi gerektiği konusunda diyetisyenler yol gösterici olmaya çalışıyorlarsa da uygulama pek öyle olmuyor.
Onu yeme bunu ye!
"Onu yeme" torbasına giren ne kadar abur cubur varsa televizyonlarda en çok onların reklamı var. Hele çocuklar için olanlar...
Almazsın olur biter demeyin. İnsanın bi canı çekiyor bi canı çekiyor...
Bu konu derin... Sonunu getirmek zor oluyor. Daha uzatmadan ve asıl diyeceğimi unutmadan yazının başlığındaki söze döneyim; Yılbaşı diyetisyenlerine..,
Şu günlerde gazetelerde televizyonlarda peş peşe yılbaşı diyetleri yazılıyor, söyleniyor. Nerdeyse her hastane, diyetisyenle ilişkisi olan her kurum, "onu yeme bunu ye" tavsiyeleri yapıyor. Bunca açıklamayı bunca lafı diyelim ki iyi niyetle yapıyor, ediyorlar; amaçları halkı uyarmak.
Kuzum adı üstünde yıl başı. Yılda bir gün. O gece yapılacak diyet mi dengeyi sağlayacak?
Haa eğer bir kişi dengeli beslenmeyi ilkeselleştirmişse zaten gırtlağına bassanız onu yoldan çıkaramazsınız. Yılbaşı teğet geçer. Yok eğer beslenme konusunda hiçbir freni yoksa, onun yılbaşında hiç freni olmaz.
Zaten kimse diyetisyen şunu dedi diye yılbaşı sofrasını alışkanlıkları dışına çıkarmaz. Bildiğini okur. Alıştığı kısıtlamalar varsa uyar, yoksa da öyle yılbaşılık tavsiyeleri takmaz.
Demem o ki, sanki yılbaşı sofrası şöyle olursa koca bir yıl iyi gidecekmiş yahut geçen yılın kabahatleri silinecekmiş gibi havalı diyet listelerini yarıştırmak biraz tuhaf oluyor.
Sanırsınız ki, diyetisyenler "kimin diyeti daha diyet" yarışına girmiş!...
Yılbaşı; kutlayacak duygu kırıntısı kalanlara kutlu olsun. Kalpten dileğim şu ki, Allah 2016 gibi bir yıl bir daha göstermesin.
Sağlık dileklerimle...